Yaş almanın ciltte görünür etkilerini azaltmak ve daha genç bir görünüme sahip olmak hem kadınların hem erkeklerin ilgisini çeken konulardan biridir. Yaş almanın yanı sıra hava kirliliğinin artması, doğal beslenmenin güçleşmesi ve olumsuz yaşam tarzı alışkanlıkları gibi faktörler nedeniyle cilt kusurlarında bir artış görülmektedir. Yaşam tarzının, çevresel ve genetik etkenlerin neden olduğu yaşlanma süreci dolayısıyla yaşanan estetik sorunlar pek çok kişide öz güven eksikliğine, buna bağlı olarak psikolojik sorunlara neden olabilmektedir.
Diğer yandan fiziksel, genetik ya da çevresel etkenlere bağlı olarak meydana gelen cilt kusurları ve yaşlanma belirtileri günümüzde farklı yöntemler kullanılarak giderilebilmektedir. Tıbbi teknoloji alanında yaşanan gelişmelerin sağladığı avantajlarla hayatımıza giren yenilikçi teknikler ve cilt gençleştirme yöntemleri olarak da bilinen anti aging uygulamalar sayesinde pek çok kişi daha genç ve canlı bir görünüme sahip olabilmektedir.
Anti aging serumu uygulamaları kapsamında pek çok farklı prosedüre başvurulması mümkün olmakla birlikte her hasta özelinde ihtiyaçlar, beklentiler, yaş, mevcut durum ve genel sağlık durumu gibi unsurlar göz önünde bulundurularak seçim yapılması gerekir.
Anti Aging Nedir?
Yaşlanma, insan yaşamının en doğal ve durdurulması mümkün olmayan süreçlerinden biridir. Yaş almayla birlikte cilt elastikiyetini kaybetmeye ve ciltte kırışıklıklar oluşmaya başlar. Anti aging kavramı bu aşamada hayatımıza dahil olmakta, yaşlanmayı önleme ve yaşlanmanın olası etkilerini minimize etme anlamında kullanılmaktadır.
Anti aging tedavileri özellikle son dönemde giderek artan bir popülerliğe sahiptir. Anti aging tedavilerin en önemli özelliklerinden biri farklı yaş gruplarına uygulanabilmesidir. Her hasta özelinde planlanması, alanında uzman ve deneyimli doktorlar tarafından uygulanması durumunda anti aging tedaviler yaş alma nedeniyle ciltte görünür belirtiler oluşmasını yavaşlatmaya ve bu belirtileri azaltmaya yardımcı olabilmektedir. Doktorun uzmanlığı ve deneyimi kadar önemli olan diğer bir konu ise anti aging tedavi prosedürlerinde kullanılan ürünün kalitesi ve içeriğidir.
Anti Aging Neden Yapılır?
Cilt, yaş alma başta olmak üzere hava kirliliği, stres, güneş ışınları, yanlış beslenme, sigara ve kötü yaşam tarzı alışkanlıkları gibi unsurlara bağlı olarak erken yıpranabilir. Yaş almanın görünür etkilerini önlemek ve cildi daha genç bir görünüme kavuşturmak amacıyla anti aging tedavi yöntemlerinden faydalanılabilir. Ciltte çeşitli nedenlere bağlı olarak meydana gelen çizgileri, kırışıklıkları ve elastikiyet kaybını mümkün olduğunca azaltarak cilde daha sağlıklı ve genç bir görünüm vermek amacıyla uygulanan tedaviler anti aging tedavileri olarak adlandırılır. Kişi özelinde belirlenen ve uygulanan anti aging tedavileri sayesinde cilt altyapısını sağlamlaştırmak, cildi onarmak ve gençleştirmek mümkündür.
Yaşlanma sürecinin yavaşlatılması ya da tersine çevrilmesi amacıyla uygulanan yöntemler anti aging ampulü olarak adlandırılmaktadır. Anti aging tedaviler sayesinde cilt yenilenmesi, hormonların dengelenmesi ve yaşlanmanın neden olduğu hastalıkların önlenmesi amaçlanır. Yaşlanmanın temel nedenlerini; hormonlardaki azalmalar, cildin UV ışınlarına maruziyeti, sağlıksız beslenme, hareketsiz yaşam, serbest radikaller, stres ve sigara kullanımı şeklinde saymak mümkündür.
Cilt kötü yaşam tarzı alışkanlıklarından ve çevresel etkenlerden doğrudan etkilendiğinden yaşlanma belirtilerinin en çok görüldüğü organ olarak öne çıkar. Doğal bir süreç olan yaşlanmayı durdurmak mümkün olmamakla birlikte, farklı yöntemlerden faydalanılarak bu süreç yavaşlatılabilir. Anti aging ürünü tedavilerin uygulanması sayesinde hücrelerin enerjisinin artırılması ve ciltteki yaşlanma sürecinin yavaşlatılması mümkün olabilir.
Anti Aging Kimlere Uygulanmaktadır?
Anti aging tedavilerinin göz altı morluğu, ince çizgiler, kırışıklıklar, erken bozulmalar, cilt solgunluğu, yaş almaya bağlı cilt sarkması, renk tonu eşitsizliği ve cilt yaşlanması gibi şikayetleri olan kişilere uygulanması mümkündür.
Anti aging tedaviler denildiğinde pek çok kişi ileri yaş gruplarına yönelik medikal estetik prosedürleri düşünse de, bu tamamen yanlıştır. Kötü yaşam tarzı alışkanlıkları, genetik etkenler ve çeşitli unsurlara bağlı olarak yaşlanma belirtileri her bireyde farklı dönemlerde ve farklı şekillerde ortaya çıkabilir. Ayrıca erken yaşlarda uygulanan anti aging tedaviler sayesinde yaşlanmanın ciltte neden olabileceği olumsuz etkileri giderme imkanı elde edilebilir.
Anti Aging Sonrası Nelere Dikkat Edilmelidir?
Anti aging tedavilerden sonra dikkat edilmesi gereken noktalar her tedavi özelinde değişiklik gösterebilir. Bununla birlikte bazı temel noktaları göz önünde bulundurmak anti aging uygulamalardan optimum fayda elde etmeyi sağlayabilir.
Bunların başında cildin güneşin zararlı ışınlarından korunması gelir. Çünkü cilt yaşlanmasının en büyük nedenlerinden biri hiç tartışmasız bir şekilde güneşin zararlı UV ışınlarıdır. Anti aging uygulamalardan sonra cildin güneş ışınlarından korunması için yüksek koruma faktörlü güneş kremleri kullanılmalıdır.
Cilt bakımının en önemli adımlarından biri nemlendirmedir. Bunun nedeni cildin en büyük ihtiyacının su olmasıdır. Uygun ürünler ve prosedürler ile cildi nemli tutmak, sağlıklı ve genç bir görünüm elde etmeye yardımcı olur.
Cilt sağlığını ve cildin genç görünümünü etkileyen en önemli faktörlerden biri de dengeli ve sağlıklı bir beslenme programı uygulamaktır. Omega-3 yağ asitleri, antioksidanlar ve vitaminler açısından zengin bir beslenme programı uygulamak cilt sağlığını korumaya yardımcı unsurların başında gelir.
Anti aging uygulamalarından sonra doğru ve düzenli bir cilt bakım rutini oluşturulmalıdır. Bu süreçte cilt temizlenmeli, nemlendirilmeli ve özel ihtiyaçlarına göre seçilmiş bakım ürünleriyle desteklenmelidir.
Uygulanan tedavinin ardından doktorun talimatlarına eksiksiz bir şekilde uyulmalıdır. Ayrıca sigara ve aşırı alkol tüketiminin cilt sağlığını olumsuz yönde etkileyebileceği unutulmamalı, bu tür kötü yaşam tarzı alışkanlıklarından ve stresten uzak durmaya özen gösterilmelidir. Anti aging tedavilerinin ardından doğru ve düzenli bakım uygulamak, anti aging uygulamalarının etkisinin uzun süre korunmasına yardımcı olabilir. Ancak her hastanın cilt tipinin, ihtiyaçlarının ve uygulanan tedavinin farklı olduğunu göz önünde bulundurmak bu süreçte çok önemlidir.
Anti Aging Nasıl Yapılır?
Anti aging uygulamaları pek çok farklı yöntemle uygulanmaktadır. Bu uygulamalar sırasında son zamanların en çok tercih edilen ürünlerinden biri olan My Shape Elixir sıklıkla kullanılmaktadır. Yenilikçi ve titiz AR-GE çalışmalarının bir ürünü olan My Shape Elixir’in formülü 41 farklı bileşen içerir. Bu bileşenler arasında ilk sırada hyalueonik asit, PLLA ve glutatyon gelir.
Ciltteki fibroblastı yenileme özelliği taşıyan PLLA, My Shape Elixir’in en önemli bileşenlerinden biri olarak öne çıkar. PLLA etkisiyle yenilenen fibroblastlar elastin üretimini ve kolajen sentezini tetikler. Bu sayede cilt yaşlanmasının önlenmesi mümkün olabilir. PLLA en çok tercih edilen anti aging uygulamalarından biri olan mezoterapi prosedüründe kullanılan diğer etken maddelere göre daha uzun süre kalıcıdır. Bunu sağlayan, PLLA mikrokürelerini vücudun kademeli olarak emmesi, böylece geride kalan yeni üretilmiş kolajenin sonuçların uzun süreli kalıcılığını korumaya yardımcı olmasıdır.
Göz altı torbalarında, morluklarında ve çizgilerinde azalma sağlayan My Shape Elixir ciltteki kolajen üretimini uyarma, substrat oluşumunu teşvik etme ve cilt sağlığını destekleyen besinleri sağlama özelliğine sahiptir.
Anti Aging Ne Kadar Süre Etkilidir?
Anti aging tedavilerinin ne kadar süre etkili olduğu kişinin cilt tipine, cildinin mevcut durumuna, hangi tedavinin uygulandığına, tedavi kapsamında kullanılan bileşenlere ve daha pek çok farklı unsura göre değişiklik gösterebilir. Bazı anti aging tedavilerin etkileri daha uzun süreli olurken bazılarında daha kısa süreli olabilir.